“Çalışkanlık” demiş, Almanların büyük yazarı Goethe, “Allah’ın bir lütfudur. Kalplerde, aşk ile iç içe durur.” Bendeniz, çalışkanlığın en önemli erdem olduğunu düşünüyorum. En basit ve küçük gayretlerden, en karmaşık, programlı ve organize mesailere kadar, çalışmanın her türlüsü değerlidir. Çabalarımız hayatımızı anlamlandırır, eserlerimiz ise kimliğimizi açığa vurur.
Hemen her uğraşının dolaylı da olsa kamusal bir yönü var. Sözgelimi kimya ödevi hazırlayan bir öğrencinin çabası, gelecekte topluma sunacağı katkıyı biçimleyen bir etki üretir. Buna karşılık kamu kurum ve kuruluşlarının sorumlulukları aktüel ve hayatidir: Bir milleti var eden ve yaşatan ilkeler, bağlar, tecrübeler kamu hizmetinden okunabilir.
Beyoğlu, ilk belediye teşkilatının kurulduğu yer.
Beyoğlu, Türkiye’nin vitrini olan İstanbul’un ön cephesi.
Beyoğlu mimari estetiğiyle, kozmopolit nüfusuyla, kültürel hareketliliğiyle apayrı bir değerler bütünü oluşturuyor.
Beyoğlu, her gün Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından gelen yüz binlerce insanın buluştuğu canlı bir merkez.
Dolayısıyla, Beyoğlu Belediyesi olarak biz, evrensel talepleri karşılayan, öncülük eden, model niteliğinde bir çalışma sistemi ortaya koymakla yükümlüyüz. Elde ettiğimiz verimlerin de aynı şekilde takip edilmeye, uyarlanmaya değer, ilham verici olması gerekiyor. Beyoğlu’nu Beyoğlu yapan süreçler, referanslar, standartlar göz önünde tutulduğunda, bizin ödevlerimizi yapmakla yetinemeyeceğimiz, eser verme mesuliyeti taşıdığımız aşikardır. Bu bir liyakat meselesidir.
Demokratik bilinç gelişiyor. Teknoloji ilerliyor. Toplumsal talepler çağa özgü yeniliklere bağlı olarak artıyor. Katılımcılık, ortak akıl, sosyal mutabakat kavramları öne çıkıyor. Dolayısıyla yerel yönetimlerin yetki ve sorumlulukları çeşitleniyor.
Belediyecilik bilimsel planlama, teknolojik uygulama ve hassas analizler, ölçümlemelerle yürütülen komplike bir hizmet örüntüsü şekline girdi.
Tarlabaşı Yenileme Projesi’nin tarihsel dokuyu koruma, özel sektör ve kamu ortaklığı kurma, ekonomik canlılık temin etme, sosyo-psikolojik pürüzleri giderme gibi çok fonksiyonlu bir proje olarak “Kentsel Dönüşümde Beyoğlu Modeli” teşkil etmesinin temelinde, bahsettiğim bilinçli çaba yer almaktadır. Benzer şekilde Sütlüce, Okmeydanı, Bedrettin Mahallesi de “Beyoğlu Modeli”nin diğer bileşenleridir.
5 binden fazla binada cephe yenilemesi yaptık. Binlerce yapıyı restore ettik. Meydan düzenlemeleriyle kentimize nefes aldırdık… Mimari kelimesi, ‘ömür’ ile aynı kökten geliyor. Beyoğlu’nun bir tarihi olduğu ve burada imrenilecek kalitede bir hayatın yaşandığının başlıca kanıtı mimaridir. Kent kimliği ve giderek ülke kimliğinin güç kazanması için, mimari yeterlilik ve yetkinliğin temin edilmesi vazgeçilmez bir önem taşıyor. Beyoğlu Belediyesi’nin bu alandaki liderliği; tarih şuurundan evlat sevgisine varan yolu işaret etmeye matuftur.
Bilgisayar teknolojisinin getirdiği iletişim avantajlarını, hizmet hızı ve kalitesini arttıracak şekilde sistemimize entegre ettik. Beyoğlu’nda vatandaşlarımız kablosuz ağa ücretsiz bağlanıyor. Belediye yönetimine internet üzerinden her türlü soru, talep, şikayet, öneri ve memnuniyetlerini iletebiliyorlar. Enteraktif, çoğulcu ve paylaşımcı bir anlayış ve pratiğin modern öncülüğünü üstleniyoruz. Dijital teknolojiyi etkinlikleri duyurma, plaka tanıma, iş programlama gibi birçok alanda kullanıyoruz.
Her yıl onlarca festival düzenliyoruz: Müzik, sinema, resim, tasarım, yerel tatlar, şiir, moda, hijyen, kitap, altıneller, sahaf, Ramazan… gibi festival ve şenliklerle Beyoğlu ruhunu canlı tutuyoruz.
Gençlik merkezleri, semt konakları, Kefken Yaz Kampı, Haliç Yelken Okulu gibi ulusal ve uluslararası katılıma açık organizasyonlarla gençlerimize yeni ufuklar açıyor, onlara bir tür yaşam koçluğu yapıyoruz.
Burada tüm hizmetlerimizi, tüm tekniklerimizi, hedeflerimizi, felsefemizi özetlememe imkanı yok. Sanıyorum buna gerek de yok. Beyoğlu’nun yaralarının sarıldığına, ihtiyaçlarının giderildiğine, adım adım yükseldiğine, yüzünün güldüğüne hep birlikte şahitlik ediyoruz. Bu gelişmelerden doğan övünç payı, Beyoğlu’na, İstanbul’a, ülkemize ve dünyaya iyi gözle bakan, değer veren herkese, hepimize aittir.
Elinizde tuttuğunuz 2013 Performans Programı, her şeyden önce, Beyoğlu’nun hizmetindeki ekibimizin niyetlerini, ufkunu, çalışma azmini, sorumluluk bilincini, sistemliliğini, hizmet aşkını ve Beyoğlu sevdasını, insan sevgisini ortaya koymaktadır.
Dilerim, 2013 hepimizin yüzüne daha içten, kardeşçe ve müsterih bir gülümseme getirsin.
Saygılarımla.
Ahmet Misbah DEMİRCAN
Beyoğlu Belediye Başkanı